İdare’nin mahkeme kararlarını uygulama zorunluluğu vardır İBB Başkanı İmamoğlu suç işliyor
Suzan Çelik İdare Mahkemesi'nin sokak çocukları ve tüketici hakları konulu görevlerine iadesine ilişkin talepleri hakkında red kararına itiraz etmişti.
İstanbul 9. İdare Mahkemesi’nin 2020/466 Esas ve 2020/1392 karar no ile vermiş olduğu kararına itiraz eden Suzan Çelik kararın, İdare’nin yani İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın atama işlemlerinde kamu yararı gözetmesi gerekliliği ilkesini göz ardı ettiğini belirtti. İtiraz metninde özetle şu ifadeler yer alıyor; "Maaş, aylık gibi hususlar her ne kadar önemli olsa da sokak çocukları ve tüketici hakları gibi insan haklarıyla ilintili iki önemli konuda hizmetlerim akamete uğramıştır ve bunun telafisi gerekmektedir. Yaşanan mağduriyetleri mahkeme kararında ifade edildiği gibi “bu, İdare’nin atamada takdir yetkisidir” diye izah etmek mümkün değildir. Kaldı ki İdare’nin mahkeme kararlarını uygulama zorunluluğu vardır, sokak çocukları ve tüketici hakları konulu görevlerime iademe ilişkin mahkeme kararları mevcuttur ve bu kararların uygulanmasından ısrarla kaçınılmaktadır. Bahse konu kararda ayrıca davanın özeti zikredilirken de benim eski görevlerimle ilgili sıradan bir birim emrine atanmak istediğim ileri sürülmüştür. Oysa ben mahkeme kararları olur ve onay belgelerinin ifade ettiği eski görevlerime iade olunmak istemekteydim." Konuya ilişkin video aşağıda mevcuttur. Lutfen tıklayın;
İstanbul 9. İdare Mahkemesi’nin 2020/466 Esas ve 2020/1392 karar no ile vermiş olduğu kararına itiraz eden Suzan Çelik kararın, İdare’nin yani İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın atama işlemlerinde kamu yararı gözetmesi gerekliliği ilkesini göz ardı ettiğini belirtti. İtiraz metninde özetle şu ifadeler yer alıyor; "Maaş, aylık gibi hususlar her ne kadar önemli olsa da sokak çocukları ve tüketici hakları gibi insan haklarıyla ilintili iki önemli konuda hizmetlerim akamete uğramıştır ve bunun telafisi gerekmektedir. Yaşanan mağduriyetleri mahkeme kararında ifade edildiği gibi “bu, İdare’nin atamada takdir yetkisidir” diye izah etmek mümkün değildir. Kaldı ki İdare’nin mahkeme kararlarını uygulama zorunluluğu vardır, sokak çocukları ve tüketici hakları konulu görevlerime iademe ilişkin mahkeme kararları mevcuttur ve bu kararların uygulanmasından ısrarla kaçınılmaktadır. Bahse konu kararda ayrıca davanın özeti zikredilirken de benim eski görevlerimle ilgili sıradan bir birim emrine atanmak istediğim ileri sürülmüştür. Oysa ben mahkeme kararları olur ve onay belgelerinin ifade ettiği eski görevlerime iade olunmak istemekteydim." Konuya ilişkin video aşağıda mevcuttur. Lutfen tıklayın;