Fatma"yı tüketen sistemsizlik!

İnşallah bu yazım, uzun süre tedavi gerektiren şizofreni vakalarını sokakta saçı-başı birbirine karışmış vaziyette insan onuruna yakışmayacak şekilde ölüme terkeden eksiklerin giderilmesi yolunda ilgililerin harekete geçmesine vesile olur. Söylemiştim; Fatma''yı, günümüzün karanlıklarının bile gölgelemeyi başaramadığı Eyüp Sultan'ın güzel zamanlardan kopup gelen sokaklarında bulacağıma emindim. Önce Eyüp Merkez Karakolu''nu, oradan da Fatma''yla ilgilenen taksi durağını aradığımda adres konusunda yanılmadığımı anladım..


En ucuz tüketilen insan!

Kulaklarım tahta parçaları ile ateşi körükleyen beyin sesiyle irkildi; "Fatma yaklaş! Donacaksın." Bankta battaniyelerin altında oturanın bir kadın olduğunu o zaman anladım. Donmak üzere olan kadının imdadına bu özel mekanda önce Allah sonra durağın taksi şöförleri yetişmiş...




Meslek kuruluşlarına kalite gelsin

2 Haziran 2001 tarihli Yenişafak Gazetesi yazımız; "Odalar başlı başına bir partidir, yani partilerden daha önemli bir konuma sahip baskı gruplarıdır. Yeter ki mesajlarını doğru versinler. Oda mensupları parti kurmaktan önce, kendi içlerinde yönetimlerini sorgulayarak asıl işlevlerini yerine getirsinler; nasıl daha iyi esnaf ya da tüccar olunur diye üyelerine hizmet versinler.. Odaların bağlı bulunduğu Birlik yöneticilerinin seçimi ve icraatlarının denetlenmesine ilişkin sistem tekrar gözden geçirilmelidir." Demişiz. Güncel bir konuya o zaman nasıl bakmışız görmek için tıklayın.



ÇIPLAK BİR ÇOCUK.. Avuç açmış ötede. GÖRMEDİ! Dedi kördün?

SARAÇHANE Fethi mi özledin mahzun sevgili.. Hasret gitti Eyyüb’ün Saraçhane, Fatih’in vakfı.. Ol yiğitler atına eyer ördün Atın eyerler Ashab aşkı için Resul’ün.. Günlerden daha dün Ah İstanbul yıkıldın bir yokuşta, çağ yangınıyla öldün! Yangın yıkmazdı ol yokuşu, belli vahşete gömüldün Çıplak bir çocuk avuç açmış ötede, görmedi! Dedi kördün? Büyükmüş reis.. Vasıtası eyersiz.. Sürdü gitti gördün? Ne makamındadır sor hele.. Yetmez mi keyif sürdüğün Video için içeriği tıklayın.


Vakıflar Genel Müdürlüğü bir yazıya ne kadar zamanda cevap veriyor! Yasal süre 1 ay, kaldı ki basınla ilgili bir yazı!

22.04.2020'de Vakıflar Genel Müdürlüğü Basın Müşavirliği ile görüşmüş, aynı gün ayrıca maille de şu soruları iletmiştik: Taş mektep denilen sıbyan mekteplerinin mimari yapısının müsait olması nedeniyle Anadolu’nun hemen her kentinde bugün ayakta olan veya restore edilmeyi bekleyen sıbyan mektebi mevcuttur. Hal böyle iken bu eserler bugün görünüm olarak ihya edilmiş olsa da içerik olarak ihya edilmeyi beklemektedirler. Yurt genelinde ve özelde adını vererek mevcut durumunu izah etmeye çalıştığımız sıbyan mekteplerinin çocuk projelerine tahsisi hususunda herhangi bir girişim sözkonusu olabilecek midir? Örneğin bu yapıların sokak çocukları çalışması yürütülmesi için tahsisi söz konusu olabilir mi? Genel olarak restorasyon bekleyen diğer sıbyan mekteplerinin ihya edilmesi için proje yürütülecek midir? HALA CEVAP GELMEDİ!


Muhtesib'in Sokak Çocukları ve Kimsesizler Mücadelesi SÜRECEK.

Devlet Memuru olan ve 25. Dönem Milletvekili Adaylığı bulunan Suzan ÇELİK şunları söylüyor; "Sıbyan mektepleri açılsın; zulmün SALTANATI YIKILSIN! Sokakta çocuklar VAR tinerci çocukların üstüne bir de SAVAŞ ÇOCUKLARI EKLENDi. Bunlar bizim çocuklarımız ve üstüne bir de HUKUKSUZLUKLAR.. Kimsesiz yaşlılar, savaş mağduru insanlar! Belediyelerin ve diğer kamu kuruluşlarının aklı başında uygulama yürütmesi gerekiyor." Konuyu anlatan video, haber içeriğinde mevcuttur. Tıklayın.


Sokak çocukları için farklı bir mücadele; Fatih'in Sıbyan Mektepleri AÇILSIN..

Devlet Memuru Suzan ÇELİK mücadeleleriyle ilgili şunları söylüyor: "Fatih'in yetim ve fakir çocuklarına şehzade eğitim sistemini sunan sıbyan mekteblerinin taş binaları tıpkı AYASOFYA GiBi.. tarihe MEYDAN OKUYOR! Vakıfeser sıbyan mektepleri açılsın; Zulmün SALTANATI YIKILSIN! Sokakta çocuklar VAR tinerci çocukların üstüne bir de SAVAŞ ÇOCUKLARI EKLENDi! Bunlar bizim çocuklarımız ve üstüne bir de HUKUKSUZLUKLAR.." Haber içeriğinde video ile anlatım mevcuttur.